TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)


TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)

Umaykut Efsanesi, Orta Asya'da Güneydoğu bölgesinde!

Sitemizin sağladığı kolaylıklardan faydalanmak için lütfen üye olunuz.



Join the forum, it's quick and easy

TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)


TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)

Umaykut Efsanesi, Orta Asya'da Güneydoğu bölgesinde!

Sitemizin sağladığı kolaylıklardan faydalanmak için lütfen üye olunuz.

TÜRK İSLAM BİRLİĞİ (TİB)
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
En son konular
» Göktürk Asker Özellikeri Ve Kullanımı
Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır Empty26th Ocak 2012, 11:58 tarafından KafKef

» Umaykut Bina Kurulumu ve Özellikleri
Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır Empty25th Ocak 2012, 12:12 tarafından KafKef

» İlki benden olsun ;)
Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır Empty25th Ocak 2012, 08:21 tarafından muso96a42

» TİD EKİBİ
Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır Empty15th Ocak 2012, 04:55 tarafından KafKef

» Temel Prensip ve Kurallarımız
Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır Empty15th Ocak 2012, 04:46 tarafından KafKef

Giriş yap

Şifremi unuttum


Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır

Aşağa gitmek

Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır Empty Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır

Mesaj tarafından Misafir 28th Eylül 2008, 14:32

İsa aleyhisselam bir ağacın altında dua eden birini gördü. Dikkatlice baktığında adamın ayakları yürümeyen bir kötürüm olduğunu anladı. İki gözü de görmüyordu. Vücudunda ise baras hastalığı olduğu anlaşılıyordu. Ama adam bütün bunlara rağmen ellerini kaldırmış mutluluktan uçacakmış gibi dua ediyordu:
– Ey nice zenginlere vermediği nimeti bana ikram eden Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun!.. Hazret-i İsa kötürüm adama yaklaştı:

– Ayağın yürümüyor, gözün görmüyor. Bedenin de sıhhatli görünmüyor? Buna rağmen çoğu zenginlere verilmeyen nimetlerin sana verildiğini düşünmekte, bunun için de büyük bir mutlulukla şükretmektesin. Hangi nimettir nice zenginlere verilmediği halde sana verilen?

Kapalı gözleriyle sesin geldiği yana yönelen kötürüm adam dedi ki:

– Efendi! Allah bana öyle bir kalp vermiş ki, o kalple Onu tanıyorum. Öyle de bir dil vermiş ki, o dille de ona şükrediyorum. Halbuki, dünyanın serveti elinde olan nice zenginler var ki, kalbinde Onu tanıma sevinci, dilinde de Ona şükretme mutluluğu yoktur. Ama gel gör ki, ayakları topal, gözleri kör, bedeninde hastalıklar bulunan bu kötürüm adama Rabbim, bu sevgiyi ihsan eylemiş, bu nimetin farkına varma tefekkürünü nasip eylemiş. İşte bunu düşününce kendimi tutamıyor da:

– Nice zenginlere vermediği nimeti bana veren Rabbim! Sana ağaçların yaprakları sayısınca şükürler olsun! Diye teşekkürden kendimi alamıyorum.

Kafa gözü kapalı da olsa kalp gözü açık olan bu adama yaklaşan İsa aleyhisselam:

– Ver şu elini öyle ise! diyerek elinden tutar, eğilerek görmeyen gözlerinden öper.

Peygamberin dudaklarının değdiği gözler anında açılır. Karşısındakinin İsa aleyhisselam olduğunu görünce heyecanlanan adam:

– Sen şu ölüleri dirilten, hastalara şifalar bahşeden mucizelerin sahibi Peygamber değil misin? der. İsa Peygamber:

– Belli olmuyor mu? deyince:

– Gözlerimden belli oluyor da ayaklarımdan henüz belli değil, der. Tebessüm eden Hz. İsa:

– Sen hele bir ayağa kalkmayı dene! Deyince, silkinen kötürüm adam dimdik ayağa kalkar.

Ayakları üzerine dikilebildiğini anlayınca söylediği ilk sözü şu olur:

– Ey Allahın Nebisi, sendeki bu mucizeler de O’ndan değil mi? Öyle ise izin ver de geç kalmayayım, O’na şükredeyim, diyerek hemen yere iner, başını secdeye koyar ve der ki:

– Rabbim! Seni tanıyan bir kalple, şükreden bir dil nimetinin şükrünü yapmaktan acizken, şimdi gören bir çift gözle, yürüyen iki de ayak da lütfettin. Artık bilemiyorum nasıl şükretmem gerekiyor bu eşsiz nimetler karşısında?

Bu sırada çevreden toplanan halk, gösterdiği bu mucizelerden dolayı İsa aleyhisselamın elini öpmek isterler. Ama Allahın Nebisi işaret eder:

– Benim değil secdedeki şu kötürüm adamın elini öpün!..

Derler ki:

– Onu secdeye indiren nimetlere biz baştan beri sahibiz. Ama hiç birimiz onun duyduğu gibi bir mutluluk duymadık.

– Öyle ise, der, tefekkür edin, siz de düşünün.

Sözünü şöyle bağlar Allahın Nebi’si:

– Düşünen sahip olduğu nimetin farkına varır. Düşünmeyen ise kendisini mahrumiyette sanır!

Kaynak: Yeni aile İlmihali, Ahmed Şahin, Cihan Yayınları
Anonymous
Misafir
Misafir


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz